Aziz Yıldırım fazla hassas

[fiesta73]

Aziz Yıldırım fazla hassas

Fenerbahçe ile Beşiktaş arasındaki savaşa Adnan Polat da karıştı: 'Aziz Yıldırım bu konuda fazla hassas davranıyor...' 15.04.2006Yıldırım Demirören’in beyanatlarını saptırmaya kimsenin hakkı yok. Kimse öküz altında buzağı aramasın. Aziz Yıldırım bu konuda fazla hassas davranıyor

Maçımız kamuoyunun gözü önünde oynanacak. Bir başkan takımına, rakip takımın maçı kazanması için nasıl telkinde bulunabilir? Böyle bir şey olabilir mi?

Ben de yıllar önce bu tip bir açıklama yapmıştım. Biz şampiyonluk yarışından kopmuştuk ve Trabzonspor’un şampiyon olmasını istediğimi söyledim

‘İmalara yol açacak bir olay yok’
Galatasaray Başkan Yardımcısı Adnan Polat, dün düzenlediği basın toplantısıyla haftanın polemiğine katılırken, Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören’e tam destek verdi: “Yıldırım Demirören’in beyanatlarını saptırmaya kimsenin hakkı yok. Kimse öküz altında buzağı aramasın. Aziz Yıldırım bu konuda fazla hassas davranıyor. Beşiktaş ile Galatasaray 100 yılı aşkın bir süredir rakip ve dost. Bu iki kulübün tarihinde bu imalara yol açacak bir olay söz konusu değildir. Olmamıştır, olamaz da. Yıldırım Demirören’in yaptığı gibi ben de yıllar önce bu tip bir açıklama yapmıştım. Biz şampiyonluk yarışından kopmuştuk ve Trabzonspor’un şampiyon olmasını istediğimi söyledim...”

‘Trabzon bize puan kaybetmişti’
“O zaman da çok tartışıldı, ancak daha sonra biz burada Trabzonspor’la berabere kalarak puan kaybetmesine neden olmuştuk. Maçımız kamuoyunun gözü önünde oynanacak. Bir başkan takımına, rakip takımın maçı kazanması için nasıl telkinde bulunabilir? Böyle bir şey olabilir mi? Böyle bir polemiğe ve ortamı germeye kimsenin hakkı yok. İsteğimiz bu durumun ortadan kalkması. Yeni sezonda Ali Sami Yen Stadı’nda oynanacak Galatasaray-Fenerbahçe maçı öncesi, her iki kulübün yöneticileri, teknik heyeti ve futbolcuları ile Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu’nun da katılacağı bir davet vermek istiyoruz. 4 büyük kulübün işbirliği olmadan gerginliklerin ortadan kalkması mümkün değil...”

‘En iyisinden 3 kat zenginiz’
“Bu daveti şimdi yeniden tekrarlıyorum Fenerbahçe Kulübü Başkanı’na. Derbi maç öncesi tekrar hatırlatacağım. Kabul ederlerse bizi çok sevindirirler. İnşallah olumlu geçer ve pozitif bir yanıt alırız. İki ay içinde Galatasaray Kulübü’nde çok güzel şeyler olacak. Yeniden yapılanma süreci başlıyor. İyi günleri yakında göreceğiz. Galatasaray bunu çok özledi. Türk futbolunda bir ilki daha gerçekleştirerek, kriz yönetiminden nasıl çıkılacağını göstereceğiz. Galatasaray’ın varlıklarından borçlarını çıkardıktan sonra kalan miktar dahi ’Türkiye’nin en zengin kulübüyüm’ diyenin 3 katından fazla olur. Mali portremizi düzelttikten sonra bu sportif başarılara da yansıyacaktır.”

KAYNAK:fanatik

 

[seyfi]

 

[seyfi]

Yabancı Serbestliği Ve Fenerbahçe!"

Fenerbahçe kulübü patentli olarak yeniden yabancı futbolcu sayısıyla ilgili olarak bir tartışma gündeme oturtuldu. Türkiye’de kendini her türlü değerin üzerinde görme eğiliminde olan ve ülke futbolunun yönetimini de eline geçirmek isteyen Fenerbahçe kurmayları, Haluk Ulusoy yönetiminin 6 yabancı sınırlamasıyla birlikte yeniden ateşli konuşmalar yapmaya başladılar. Hatta sıkılmadan, utanmadan Ulusoy ve yönetiminin sonunu hazırlayacaklarının mesajını veriyorlar.
Hayatım boyunca hep Fenerbahçe karşıtı oldum! ‘Ön yargı’ deyin, ‘bilinçaltı’ olarak kabul edin ama kendimi bildim bileli bu kulübe karşı hep uzak bir duruş sergiledim. Sevemedim bir türlü… Anlayışları, rakiplerine yukarıdan bakmaları, ‘Ben ne dersem olur’ yaklaşımlarıyla birlikte bu yargılarımda ne kadar haklı olduğumu anladım. Maçlarında nadir de olsa objektif düdük çalan hakemleri hedef yapan, seyircisi ortalığı kana buladıktan sonra cezalandırıldıklarında isyan eden, ülkeyi yöneten tüm unsurların tek derdinin bu kulübün çıkarlarını korumak olması gerektiğini düşünen bir camia…!
Sınırsız yabancıda bu kadar ısrar niye ki? Peki, Türkiye’deki en iyi altyapı tesislerine ve kaynaklarına sahip kulübünü yarattığını övünç aracı olarak kullanan Aziz Yıldırım, o yapıdan bir tek futbolcu üretebildi mi? Bu camia hiç mi kendi ürettikleri değerlerle gurur duymak istemez? Yoksa bu ülkede yabancılar, Fenerbahçe’yi ‘yabancılaşma’nın aracı olarak mı kullanılıyor?
Hiç mi kendi öz kaynaklarını harekete geçirmeyi düşünmezler? Ellerindeki yerli gençlerin önünü açmak istemezler? Türkiye’de başka kulüplerin ürettiklerini ‘parayı basar alırım’ mantığıyla hareket etmek ne kadar mantıklıdır? Hiç mi üretken olmayacaklar? Bu ülkenin sanayi, teknoloji, tıp, bilim alanlarındaki dışa bağımlılığı, akıttığı dolarlar yetmiyor mu? Futbolda da bu anlayışın temsilcisi Fenerbahçe’midir? Hiç mi idealleri yok bu kulübü yönetenlerin? Taraftarı, ülkesi, kulübü, kendi gençliği, dinamik güçleri için bir şeyler üretmek gerektiğini düşünerek kendi yönetimlerine çekidüzen verilmesini neden istemez?
Bugüne kadar yüzlerce yabancı geçti tezgahınızdan? Neyi başardınız? Bir yabancı vardı, şikayet ettiniz. Üç’e çıktı. Yine isyan… 5 oldu yetmedi. 5+3’e çıktı yine homurdandınız. 6 yabancıya göbek attınız, şimdi de ‘sınırsız olsun’ diyorsunuz. Aç gözlülüğünüzün sınırı olmayacak mı?
Oysa içerde malı götürürken, başbakanlardan, bakanlardan, bürokratlardan, hakemlerden, Federasyondan ve sistemin en güçlü temsilcilerinden destek alıyorsunuz. Avrupa’ya çıkınca ise oradaki büyük güçleri ele geçiremediğiniz hakemler de Türk medyasından etkilenmediği için eziliyorsunuz. Ne yazık ki bunu bile göremiyorsunuz, görmek istemiyorsunuz. İktidarınızı korumak için her türlü silahı kullanıp, savaş ilan ediyorsunuz. Aslında savunmanız gereken şey sınırsız yabancı değil, içerde de, dışarıda da adalet olmalı… Şunu bilin ki, eğer bu ülkede şampiyonlukları adil koşullarda elde ederseniz, tümüyle yerli oyuncularla da mücadele etseniz, Avrupa arenasında başarılı olursunuz. Sorun yabancı sınırlaması değil, sizin kafanızda… O kafanın da değişmesini beklemiyoruz artık... Ama o kafaya karşı direneceğiz. Bu ülkenin futbolunun geleceğini bir avuç bencil, çıkarcı ve hazır yiyiciye teslim etmemek için sonuna kadar savaşacağız.
Çünkü savaşmadan, barışın gelmeyeceğini, bu ülkenin de, futbolumuzun da kurtulmayacağını biliyoruz!