Neler yeni

Welcome to SATBİL FORUM PAYLAŞIM

Join us now to get access to all our features. Once registered and logged in, you will be able to create topics, post replies to existing threads, give reputation to your fellow members, get your own private messenger, and so, so much more. It's also quick and totally free, so what are you waiting for?

Bir Satbil Forum Efsanesi

Satbil Reklam Alanı

Satbil Forum Reklam

Bahar alerjisine dikkat!

freestar

New member
Local time
12:38
Katılım
9 Haziran 2006
Mesajlar
96
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Özlü, toplumda yaklaşık her üç kişiden birinin alerjik bünyeye sahip olduğunu belirterek, ''Alerjik kişilerin önemli bir kısmında, mevsimsel yakınmalar başlayabilir veya şiddeti artabilir. Sıklıkla bahar ve güz aylarında sorun yaşanmaktadır'' dedi.

Mevsimsel alerjinin en sık rastlanan nedeninin solunan havada bulunan polenler olduğuna dikkat çeken Özlü, ''Havadaki polen yükü, yaşanılan coğrafyaya, iklim koşullarına ve mevsime bağlı olarak değişkenlik gösterir. Ağaç polenleri, genellikle şubat-mart, çim polenleri nisan-temmuz, yabani ot polenleri ise yaz sonu ve sonbaharda ortaya çıkar. Ağaçlandırılmış, çimenli alanlarda, bitkilerin tozlaşma mevsimlerinde, rüzgarlı, lodoslu havalarda polen yükü fazladır'' diye konuştu.

İklim koşullarındaki değişime ikincil olarak havada bulunan ev tozu veya küf mantarı gibi diğer birçok alerjen yükünün de bulunduğunu dile getiren Özlü, bu nedenle her mevsim alerjisinin polene bağlanmaması gerektiğini ifade etti.

Baharla birlikte alerji hastalarında değişik yakınmalar ortaya çıkabileceğini kaydeden Özlü, ''Alerjik nezleli hastaların elleri, sık sık burunlarına gider. Tatlı bir kaşıntı ve bıktıracak şekilde art arda hapşırmalar, devamlı bir nezle hali, burun akıntısı, burun tıkanıklığı görülebilir. Hastaların 'burnumda et var' şeklinde ifade ettikleri polipler oluşabilir. Kişi burundan nefes alamayıp, ağızdan nefes alıp vermeye başlayabilir'' dedi.

Alerjik göz nezlesinde gözlerde sulanma, kızarıklık ve yanma, adeta göz kapakları altında kum varmış şeklinde rahatsızlık hissedileceğine dikkat çeken Özlü, ''Gözde dayanılmaz bir kaşıntı olabilir. Alerjik sinüzitle ilişkili olarak baş ağrısı, yüzde, alın bölgesinde ağırlık ve ağrı, geniz akıntısına bağlı olarak boğazda gıcıklanma, yanma, kaşıntı, devamlı yutkunma ve boğaz temizleme ihtiyacı olabilir. Kişi, boğazındaki balgamı bir türlü koparıp atamamaz'' diye konuştu.

Prof. Dr. Özlü, astımlı hastalarda ise göğüste sıkışma, tıkanma, nefes alıp verirken darlık ve zorlanma, hırıltılı solunum ve inatçı öksürük nöbetleri olduğunu belirterek, ''Gece sabaha karşı uykudan uyandıran, çok rahatsız edici öksürük ve nefes darlığı atakları gelişebilir. Hasta, yürürken, yokuş-merdiven çıkarken zorlanabilir'' dedi.

Alerjik hastalıkların etkin şekilde tedavi edilmemesinin kişiyi bezdireceğini ve yaşam kalitesini düşüreceğini ifade eden Özlü, ''Günümüzde alerjik hastalıkların teşhis ve tedavisiyle ilgili büyük gelişmeler olmuştur. Kişinin alerjik bünyeye sahip olup olmadığı, alerjisinin neyle ilişkili olduğu, alerjik hastalığının olup olmadığı, alerjik hastalığının hangi organda yerleştiği ve ağırlığı kolayca ölçülebilmektedir. Doğru bir teşhis sonrasında, kişinin duyarlı olduğu alerjenleri tanıyıp bunlardan kaçınması, en iyi yaklaşımdır. Bu mümkün olmadığında alerjik reaksiyonları önleyip, kontrol altına alan, şiddeti azaltan, alerjik yakınmaları gideren, yaşam kalitesini düzelten tedaviler uygulanabilir'' şeklinde konuştu.
 
shape1
shape2
shape3
shape4
shape7
shape8
Üst