M
mmusti57
Guest
Gerets'in eseri
Galatasaray en kötü dönemlerinde bile Şampiyonlar Ligi'nde başarılı oldu. Berabere kaldığı hatta kaybettiği maçlarda bile çok iyi mücadele etti. Ama dün gece puan kaybıyla beraber ortaya konan oyun Galatasaray efsanesinin özellikle Avrupa'da Erik Gerets ile beraber nasıl ayaklar altına alındığının çok açık göstergesidir. Düşünebiliyor musunuz, karşılaşma 0-0 gidiyor ve 75. dakikada oyuna kurtarıcı olarak Cihan Haspolatlı ile Mehmet Topal alınıyor.
Galatasaray'ın attığı tek şut 85. dakikada. Yakaladığı tek pozisyon 88. dakikada Necati ile geldi. Kanatları kullanamayan, rakibine oyununu kabul ettiremeyen Galatasaray bizim alıştığımız Galatasaray olamaz. Gerets bu takımla çok oynadı. Sezon başından beri kimin girip kimin çıkacağı belli değil. Sanki Gerets kadroyu bir torbanın içinden tavşanları çektiği gibi tayin ediyor.
KAZANMAK GEREKİYORDU
Böylesine maçlarda bazı oyuncuların oyuna hükmetmeleri gerekir. Bunların başında da Hasan Şaş ve Necati olmalıydı. Ama yapamadılar. Ümit tek forvet oynadı fakat hazır değil. Sonuçta Galatasaray'ın kazanması gereken bir maçtı. Bordeaux'ya baktığımızda öyle ahım şahım bir takım değil. Ama siz İstanbul'da Bordeaux'yu yenemiyorsanız Liverpool yada PSV Eindhoven'ı nasıl yeneceksiniz? Üstelik aynı Galatasaray ne ligde şimdiye kadar oynadığı maçlarda ne de dün gece umut verdi.
G.Saray'ın yapacağı çok açık. Bu Gerets ile G.Saray'ın yapabileceği fazla bir şey yok. Büyük umutlarla alınan Carrusca geldiği gün oynadı sonra bir daha yok. Sen bir yabancı oyuncuyu böylesine maçlara koyamıyorsan niye transfer ediyorsun? Madem Sabri'yi, Ümit'i bu maçlarda oynatacaktın niye daha önce hazırlamıyorsun? Bizce Gerets'in artık G.Saray'da işi yok.
HAKEM DE KÖTÜYDÜ
Dün geceki kötü futbola İtalyan hakem Rosetti de ayak uydurdu. Belki sonuca etkili hata yapmadı ama özellikle verdiği ve vermediği faul kararlarıyla kendisini beklenen seviyede bulamadık.
Sonuçta Galatasaray hem ligde hem de Şampiyonlar Ligi'nde yoluna yaralı devam ediyor. Ama işin en kötü tarafı yaşanan kayıplar ve Galatasaray'ın gelecek için hiçbir umut veremeyişi...
Galatasaray en kötü dönemlerinde bile Şampiyonlar Ligi'nde başarılı oldu. Berabere kaldığı hatta kaybettiği maçlarda bile çok iyi mücadele etti. Ama dün gece puan kaybıyla beraber ortaya konan oyun Galatasaray efsanesinin özellikle Avrupa'da Erik Gerets ile beraber nasıl ayaklar altına alındığının çok açık göstergesidir. Düşünebiliyor musunuz, karşılaşma 0-0 gidiyor ve 75. dakikada oyuna kurtarıcı olarak Cihan Haspolatlı ile Mehmet Topal alınıyor.
Galatasaray'ın attığı tek şut 85. dakikada. Yakaladığı tek pozisyon 88. dakikada Necati ile geldi. Kanatları kullanamayan, rakibine oyununu kabul ettiremeyen Galatasaray bizim alıştığımız Galatasaray olamaz. Gerets bu takımla çok oynadı. Sezon başından beri kimin girip kimin çıkacağı belli değil. Sanki Gerets kadroyu bir torbanın içinden tavşanları çektiği gibi tayin ediyor.
KAZANMAK GEREKİYORDU
Böylesine maçlarda bazı oyuncuların oyuna hükmetmeleri gerekir. Bunların başında da Hasan Şaş ve Necati olmalıydı. Ama yapamadılar. Ümit tek forvet oynadı fakat hazır değil. Sonuçta Galatasaray'ın kazanması gereken bir maçtı. Bordeaux'ya baktığımızda öyle ahım şahım bir takım değil. Ama siz İstanbul'da Bordeaux'yu yenemiyorsanız Liverpool yada PSV Eindhoven'ı nasıl yeneceksiniz? Üstelik aynı Galatasaray ne ligde şimdiye kadar oynadığı maçlarda ne de dün gece umut verdi.
G.Saray'ın yapacağı çok açık. Bu Gerets ile G.Saray'ın yapabileceği fazla bir şey yok. Büyük umutlarla alınan Carrusca geldiği gün oynadı sonra bir daha yok. Sen bir yabancı oyuncuyu böylesine maçlara koyamıyorsan niye transfer ediyorsun? Madem Sabri'yi, Ümit'i bu maçlarda oynatacaktın niye daha önce hazırlamıyorsun? Bizce Gerets'in artık G.Saray'da işi yok.
HAKEM DE KÖTÜYDÜ
Dün geceki kötü futbola İtalyan hakem Rosetti de ayak uydurdu. Belki sonuca etkili hata yapmadı ama özellikle verdiği ve vermediği faul kararlarıyla kendisini beklenen seviyede bulamadık.
Sonuçta Galatasaray hem ligde hem de Şampiyonlar Ligi'nde yoluna yaralı devam ediyor. Ama işin en kötü tarafı yaşanan kayıplar ve Galatasaray'ın gelecek için hiçbir umut veremeyişi...