Şampiyonlar Ligi'ne Fransa'da şanssız bir başlangıç yapan ve Marsilya'ya 2-0 mağlup olan Beşiktaş (A) Grubu'ndaki ikinci maçında İnönü Stadı'nda Porto'ya 1-0 mağlup oldu. Porto'ya galibiyeti getiren gol 90+2'de Quaresma'dan geldi.
Beşiktaş Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam, Portekiz'in FC Porto takımıyla oynanan Avrupa Şampiyonlar Ligi (A) Grubu ikinci karşılaşmasında, geçen haftaki Galatasaray derbisinin kadrosundan 3 değişiklik yaptı. Sağlam, derbi maçta ilk 11'de şans tanıdığı Nobre, Koray ve Diatta'yı Porto karşısında yedek soyundururken, bu futbolcuların yerine Delgado, İbrahim Akın ve Cisse'ye şans tanıdı.
İBRAHİM AKIN FORVETTE
Siyah-beyazlılarda Porto karşısında forvette Bobo'nun yanında İbrahim Akın görev yaptı. Turkcell Süper Lig'in ilk haftasında sahaya 11'de çıkan, Avrupa kupalarında bu sezon oynanan 5 karşılaşmada da ilk 11'de forma giyemeyen İbrahim Akın, Porto maçında ilk 11 şansını yakaladı. Siyah-beyazlılarda İbrahim Akın ve Gökhan Zan, kariyerlerinde ilk kez Şampiyonlar Ligi maçına çıktı. Sakatlıktan yeni çıkan Rüştü'nün tam olarak hazır olmaması nedeniyle, FC Porto karşısında da kaleyi Hakan korudu. Siyah-beyazlılarda yedek kulübesinde Rüştü, Mehmet Yozgatlı, Higuain, Nobre, Diatta, Ali Tandoğan ve Koray yer aldı. FC Porto'da, daha önce Trabzonspor forması giyen Sırp oyuncu Milan Stepanov ilk 11'de sahaya çıktı.Portekiz ekibinde sakatlıkları bulunan Helder Postiga ile Joao Paulo kadroda yer almadı.
FIRTINA GİBİ BAŞLADIK...
Karşılaşmaya inanılmaz bir taraftar desteği altında başlayan Kara Kartal, maçın hemen başında rakip kalede baskıyı kurdu. Orta sahayı kalabalık tutan Porto savunma hattını kanatlardan Tello ve İbrahim Akın ile açma planlarını yapan Ertuğrul Sağlam, bu taktiğinin ilk meyvesini daha karşılaşmanın 2.dakikasında aldı. Tello'nun sol kanattan altı pasa ortasına iyi yükselen Serdar Kurtuluş kafayı vurdu İnönü tribünleri gol diye kalktı ama top üstten dışarı çıktı. Bu pozisyondan sonra kontrollü bir futbolu seçen Beşiktaş, ilk 15 dakikalık bölümde topu Porto yarı sahasında tutmaya başardı. Cisse'nin ve Delgado'nun derinlemesine paslarıyla Porto savunmasının beyni olan Assunçao ve Bruno Alves'in ağırlığından yararlanmak isteyen Beşiktaş buna rağmen etkili pozisyonlar bulamadı.
PORTO ŞAŞKINA DÖNDÜ!
Beşiktaş'ın baskısını gören ve bu doğrultuda taktik değişikliğine giden Porto hücum hattında sadece Lisandro Lopez'i bırakarak gol aradı. Hafta sonu Galatasaray ile oynadığı derbi maçtan daha etkili daha organize daha iştahlı gözüken Beşiktaş orta alandaki hakimiyeti tamamen eline geçirdi. İbrahim Üzülmez ve Tello'nun sol kanattan etkili bindirmeleriyle Porto sağ kanadını çökerten Beşiktaş her geçen dakika gole bir adım daha yaklaştı. Gelişi güzel gelişen Porto atağını kontraatağa çeviren Kara Kartal karşılaşmanın 25.dakikasında öyle bir gol kaçırdı ki İnönü sakinleri adeta çılgına döndü. Tello'nun ortasına altı pasta iyi şık bir kafa vuruşu yapan Beşiktaş'ın can simidi Brezilyalı Bobo fileler yerine topu kaleci Helton'a nişanlayınca Beşiktaş yüzde yüz bir gol pozisyonundan oldu. Bu pozisyondan sonra bir sakatlık geçiren Bobo, oyuna devam edemeyince yerine bir Mert Nobre'ye bıraktı.
OLMADI OLMADI OLMADI!!!
Bu zorunlu değişiklik ilk etapta oyun sitemimizi bozacak mı diye düşünürken, Nobre'nin isteğini ve mücadelesi görünce kafamızdaki soru işaretleri yerini yeni başka bir umuda bıraktı. İlk yarım saatlik bölümde Serdar ve Bobo'nun kaçırdığı gollere rağmen Beşiktaş'ın futbolu ilerleyen dakikalar için umut veriyordu. İnönü'deki muhteşem taraftar desteğini de arkasına alan Beşiktaş, Porto kalesini adeta abluka altına aldı. Porto'yu adeta kendi yarı sahasına hapsetmiştik ama bir türlü istediğimiz, beklediğimiz gol gelmiyordu. İyi oynuyorduk ama olmuyordu... Futbolun melekleri ilk 45 dakikada yanımızda değildi.
İKİNCİ YARIYA MORALLİ BAŞLADIK...
İkinci yarıya ilk yarıdaki müthiş oyunun moraliyle çıkan Beşiktaş, Porto'nun orta sahadaki başarılı oyunu sonrası ilk dakikalarda etkili pozisyonlar üretemedi. Porto sahaya iyi yayılınca, rakip savunmayı delemeyen ve daha çok yan pas yapmak zorunda kalan Beşiktaş, rakibinin orta saha ve defansta yaptığı düğümü ikinci yarının ilk 10 dakikalarında açamadı ve uzaktan şut denemeleriyle gol aradı. İkinci yarının ilk 15 dakikalık bölümünden sadece Nobre ile pozisyon çıkaran Beşiktaş, sonraki bölümde ceza alanında yan toplarda İbrahim Toraman ile üst üste pozisyon buldu, ancak İnönü'yü sevinç çığlıklarına boğacak gol bir türlü gelmedi.
HOLLANDALI HAKEM NEYİN PEŞİNDE?
İlk yarının aksine daha atak bir futbol sergilen Porto, Portekizli yıldız Ricardo Quaresma'nın da oyuna ağırlığını koymasıyla ardı ardına pozisyonlar buldu. Özellikle 55.dakikada Lucha Gonzales'in altı pas içinde meşin yuvarlağı ağlara gönderememesi yüreğimizi ağzımıza getirdi. ikinci yarıda daha agresif oynayan Porto'nun sertiklerine göz yuman Hollandalı Pieter Vink verdiği kararlarla büyük bir şaşkınlık yarattı. Önce Bobo'nun hastanelik olmasına göz yuman Hollandalı, ikinci yarıda Nobre'nin kanlar içinde kalmasına da tepksiz kalmasının yanı sıra Ertuğrul Sağlam'ı da tribünlere göndermesi karşılaşmanın tansiyonunu bir anda yükseltti.
ERTUĞRUL SAĞLAM'IN TERCİHLERİ!
İkinci yarının son yarım saatlik bölümünde Porto'nun oyunu daha ileride kabul ederek orta sahayı kalabalık tutması atak hazırlıklarımızın önünü tıkadı. Futbol oynanan bizdik ama Porto'yu yıkacak golü bir türlü bulamıyorduk. Kontraataklarla etkili olmaya çalışan Porto zaman zaman etkili ataklar geliştirse de skoru korumayı başardık. İlk yarının aksine ikinci yarıda Porto savunma hattını ortadan yıkma çabamız başarız olmuştu. Takımı ateşlecek, savunmadan hücum hattına takımı taşıyacak bir oyuncuyu ihtiyaçımız vardı. Ertuğrul Sağlam'ın ilk 11'de şans verdiği İbrahim Akın'ın beklenenden çok uzak olması, Delgado'nun yeterince sorumluluk almaması atak organizasyonlarımızın önünü kapamıştı. Oyuna geçte olsa müdahele eden Ertuğrul Sağlam karşılaşmanın 67. dakikasından İbrahim Akın'ın yerine Arjantinli Higuain'i oyuna aldı. Tam olarak hazır olmayan ve bugüne kadar beklenenden çok uzak bir performans sergileyen Higuain'in yerine Mehmet Yozgatlı'nın oyuna alınması Kara Kartal için çok daha iyi olabilirdi ancak Ertuğrul Sağlam tercihini Higuain'den yana kullandı.
Karşılaşmanın son 15 dakikalık bölümünde pozisyon üretmekte zorlanan Beşiktaş, bir türlü aradığı, arzuladığı golü bulamadı. Son dakikalarda tüm riskleri göze alarak Porto kalesine yüklenen Kara Kartal'ın golü ararken Quaresma'nın 90+3'te attığı golle yıkıldı... Kalan dakikalarda sonuç değişmedi ve Beşiktaş Marsilya'dan sonra Porto'ya mağlup olarak Şampiyonlar Ligi'nde puanla tanışamadı. Grubun diğer maçında ise büyük bir sürpriz yaşandı ve Erik Gerets'in çalıştırdığı Marsilya, Anfield Rood'da Liverpool'u 1-0 mağlup etti.
Beşiktaş Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam, Portekiz'in FC Porto takımıyla oynanan Avrupa Şampiyonlar Ligi (A) Grubu ikinci karşılaşmasında, geçen haftaki Galatasaray derbisinin kadrosundan 3 değişiklik yaptı. Sağlam, derbi maçta ilk 11'de şans tanıdığı Nobre, Koray ve Diatta'yı Porto karşısında yedek soyundururken, bu futbolcuların yerine Delgado, İbrahim Akın ve Cisse'ye şans tanıdı.
İBRAHİM AKIN FORVETTE
Siyah-beyazlılarda Porto karşısında forvette Bobo'nun yanında İbrahim Akın görev yaptı. Turkcell Süper Lig'in ilk haftasında sahaya 11'de çıkan, Avrupa kupalarında bu sezon oynanan 5 karşılaşmada da ilk 11'de forma giyemeyen İbrahim Akın, Porto maçında ilk 11 şansını yakaladı. Siyah-beyazlılarda İbrahim Akın ve Gökhan Zan, kariyerlerinde ilk kez Şampiyonlar Ligi maçına çıktı. Sakatlıktan yeni çıkan Rüştü'nün tam olarak hazır olmaması nedeniyle, FC Porto karşısında da kaleyi Hakan korudu. Siyah-beyazlılarda yedek kulübesinde Rüştü, Mehmet Yozgatlı, Higuain, Nobre, Diatta, Ali Tandoğan ve Koray yer aldı. FC Porto'da, daha önce Trabzonspor forması giyen Sırp oyuncu Milan Stepanov ilk 11'de sahaya çıktı.Portekiz ekibinde sakatlıkları bulunan Helder Postiga ile Joao Paulo kadroda yer almadı.
FIRTINA GİBİ BAŞLADIK...
Karşılaşmaya inanılmaz bir taraftar desteği altında başlayan Kara Kartal, maçın hemen başında rakip kalede baskıyı kurdu. Orta sahayı kalabalık tutan Porto savunma hattını kanatlardan Tello ve İbrahim Akın ile açma planlarını yapan Ertuğrul Sağlam, bu taktiğinin ilk meyvesini daha karşılaşmanın 2.dakikasında aldı. Tello'nun sol kanattan altı pasa ortasına iyi yükselen Serdar Kurtuluş kafayı vurdu İnönü tribünleri gol diye kalktı ama top üstten dışarı çıktı. Bu pozisyondan sonra kontrollü bir futbolu seçen Beşiktaş, ilk 15 dakikalık bölümde topu Porto yarı sahasında tutmaya başardı. Cisse'nin ve Delgado'nun derinlemesine paslarıyla Porto savunmasının beyni olan Assunçao ve Bruno Alves'in ağırlığından yararlanmak isteyen Beşiktaş buna rağmen etkili pozisyonlar bulamadı.
PORTO ŞAŞKINA DÖNDÜ!
Beşiktaş'ın baskısını gören ve bu doğrultuda taktik değişikliğine giden Porto hücum hattında sadece Lisandro Lopez'i bırakarak gol aradı. Hafta sonu Galatasaray ile oynadığı derbi maçtan daha etkili daha organize daha iştahlı gözüken Beşiktaş orta alandaki hakimiyeti tamamen eline geçirdi. İbrahim Üzülmez ve Tello'nun sol kanattan etkili bindirmeleriyle Porto sağ kanadını çökerten Beşiktaş her geçen dakika gole bir adım daha yaklaştı. Gelişi güzel gelişen Porto atağını kontraatağa çeviren Kara Kartal karşılaşmanın 25.dakikasında öyle bir gol kaçırdı ki İnönü sakinleri adeta çılgına döndü. Tello'nun ortasına altı pasta iyi şık bir kafa vuruşu yapan Beşiktaş'ın can simidi Brezilyalı Bobo fileler yerine topu kaleci Helton'a nişanlayınca Beşiktaş yüzde yüz bir gol pozisyonundan oldu. Bu pozisyondan sonra bir sakatlık geçiren Bobo, oyuna devam edemeyince yerine bir Mert Nobre'ye bıraktı.
OLMADI OLMADI OLMADI!!!
Bu zorunlu değişiklik ilk etapta oyun sitemimizi bozacak mı diye düşünürken, Nobre'nin isteğini ve mücadelesi görünce kafamızdaki soru işaretleri yerini yeni başka bir umuda bıraktı. İlk yarım saatlik bölümde Serdar ve Bobo'nun kaçırdığı gollere rağmen Beşiktaş'ın futbolu ilerleyen dakikalar için umut veriyordu. İnönü'deki muhteşem taraftar desteğini de arkasına alan Beşiktaş, Porto kalesini adeta abluka altına aldı. Porto'yu adeta kendi yarı sahasına hapsetmiştik ama bir türlü istediğimiz, beklediğimiz gol gelmiyordu. İyi oynuyorduk ama olmuyordu... Futbolun melekleri ilk 45 dakikada yanımızda değildi.
İKİNCİ YARIYA MORALLİ BAŞLADIK...
İkinci yarıya ilk yarıdaki müthiş oyunun moraliyle çıkan Beşiktaş, Porto'nun orta sahadaki başarılı oyunu sonrası ilk dakikalarda etkili pozisyonlar üretemedi. Porto sahaya iyi yayılınca, rakip savunmayı delemeyen ve daha çok yan pas yapmak zorunda kalan Beşiktaş, rakibinin orta saha ve defansta yaptığı düğümü ikinci yarının ilk 10 dakikalarında açamadı ve uzaktan şut denemeleriyle gol aradı. İkinci yarının ilk 15 dakikalık bölümünden sadece Nobre ile pozisyon çıkaran Beşiktaş, sonraki bölümde ceza alanında yan toplarda İbrahim Toraman ile üst üste pozisyon buldu, ancak İnönü'yü sevinç çığlıklarına boğacak gol bir türlü gelmedi.
HOLLANDALI HAKEM NEYİN PEŞİNDE?
İlk yarının aksine daha atak bir futbol sergilen Porto, Portekizli yıldız Ricardo Quaresma'nın da oyuna ağırlığını koymasıyla ardı ardına pozisyonlar buldu. Özellikle 55.dakikada Lucha Gonzales'in altı pas içinde meşin yuvarlağı ağlara gönderememesi yüreğimizi ağzımıza getirdi. ikinci yarıda daha agresif oynayan Porto'nun sertiklerine göz yuman Hollandalı Pieter Vink verdiği kararlarla büyük bir şaşkınlık yarattı. Önce Bobo'nun hastanelik olmasına göz yuman Hollandalı, ikinci yarıda Nobre'nin kanlar içinde kalmasına da tepksiz kalmasının yanı sıra Ertuğrul Sağlam'ı da tribünlere göndermesi karşılaşmanın tansiyonunu bir anda yükseltti.
ERTUĞRUL SAĞLAM'IN TERCİHLERİ!
İkinci yarının son yarım saatlik bölümünde Porto'nun oyunu daha ileride kabul ederek orta sahayı kalabalık tutması atak hazırlıklarımızın önünü tıkadı. Futbol oynanan bizdik ama Porto'yu yıkacak golü bir türlü bulamıyorduk. Kontraataklarla etkili olmaya çalışan Porto zaman zaman etkili ataklar geliştirse de skoru korumayı başardık. İlk yarının aksine ikinci yarıda Porto savunma hattını ortadan yıkma çabamız başarız olmuştu. Takımı ateşlecek, savunmadan hücum hattına takımı taşıyacak bir oyuncuyu ihtiyaçımız vardı. Ertuğrul Sağlam'ın ilk 11'de şans verdiği İbrahim Akın'ın beklenenden çok uzak olması, Delgado'nun yeterince sorumluluk almaması atak organizasyonlarımızın önünü kapamıştı. Oyuna geçte olsa müdahele eden Ertuğrul Sağlam karşılaşmanın 67. dakikasından İbrahim Akın'ın yerine Arjantinli Higuain'i oyuna aldı. Tam olarak hazır olmayan ve bugüne kadar beklenenden çok uzak bir performans sergileyen Higuain'in yerine Mehmet Yozgatlı'nın oyuna alınması Kara Kartal için çok daha iyi olabilirdi ancak Ertuğrul Sağlam tercihini Higuain'den yana kullandı.
Karşılaşmanın son 15 dakikalık bölümünde pozisyon üretmekte zorlanan Beşiktaş, bir türlü aradığı, arzuladığı golü bulamadı. Son dakikalarda tüm riskleri göze alarak Porto kalesine yüklenen Kara Kartal'ın golü ararken Quaresma'nın 90+3'te attığı golle yıkıldı... Kalan dakikalarda sonuç değişmedi ve Beşiktaş Marsilya'dan sonra Porto'ya mağlup olarak Şampiyonlar Ligi'nde puanla tanışamadı. Grubun diğer maçında ise büyük bir sürpriz yaşandı ve Erik Gerets'in çalıştırdığı Marsilya, Anfield Rood'da Liverpool'u 1-0 mağlup etti.