Müziğin içeriğinde ritim, melodi ve armoni mevcuttur. Müziğin müzik
olabilmesi için gereken en temel iki öğe ritim ve melodi olduğu için
bunları ana öğe kabul ederiz. Çoğu kimseler için armoni de ana
öğelerden biri kabul edilir.
Ritimsiz müzik olamaz. Ritim müzik için gereken en önemli öğedir. Ses
denildiğinde anlaşılacak tek şey notalar değildir. Titreşebilen her
maddenin yaydığı dalgalar birer sestir. Dolayısıyla onları müzik
şekline sokmayı sağlayan tek öğe ritimdir. Yani kamyon motorunun
çıkardığı sesi, bir kuş cıvıltısını vb sesleri belli bir ritme
oturtarak bunu da müzik yapabilirsiniz. Fakat doğada var oldukları
şekli ile dinlerseniz buna kakafoni (yani bir çeşit gürültü) denir.
Bazılarınız itiraz edebilir. Uzun havaların ritmi yoktur bazı caz
parçalarında ritim yoktur diyebilir.. Bunlar ritimsiz şeyler değil,
serbest ölçü dediğimiz ritmi melodisinde var olan müziklerdir.
Ritimden anlaşılacak olan tek şey müziğe eşlik eden bir vurmalı çalgı
olmamalıdır. Ritim melodiniz için kullandığınız notaların süreleridir.
(sekizlik nota, on altılık nota gibi)
Armoni için ara öğe diyebiliriz çünkü armoni müziğin olmazsa olmazı
değildir. Armoni barındırmayan müzikler mevcuttur. Örneğin bir çok
kabilenin geleneksel müziği, Türk Halk Müziği ve Türk Sanat Müziği de
dahil çok sesli değildir. Bu duruma yani tek sesliliğe "monofoni"
denir. Armoni denilen öğe de kendi içinde ikiye ayrılır. Bunlar
"homofoni" ve "polifoni"dir.
Homofoni; bir kompozisyon stilidir. Bir melodili ve tüm vokaller ve
eşlik çalgıları aynı ritmik hareketle beraber ilerler. Polifonik
yapının zıttıdır. Bazen her vokal belki bağımsız olarak hareket
edebilir. Polifoni de bir kompozisyon stilidir fakat homofoniden farkı
birbirinden bağımsız birden fazla melodinin aynı anda ve birbirinden
bağımsız ritmik hareketlerle oluşturduğu çok seslilik olmasıdır.
Günümüzde çok sesli olmayan müzikler de çok sesli hale getirilmeye
başlanmıştır. Örneğin Türk Sanat Müziği de öyle ya da Türk Halk
Müziği.. fakat bu armonizasyon, bildiğimiz polifoniden farklıdır. Bir
ana melodi üzerine eşlik maiyetinde çok seslilik yaptığınızda buna
homofonik çok seslilik denir. Çok sesli müzik olmasına karşın takip
edilebilen bir melodi vardır. Fakat Polifonik armonide aynı anda
çalınan birden fazla melodinin meydana getirdiği çok seslilik vardır.
Bir nevi J. S. Bach dönemi üsluplardandır. Koral armoni sonrası ve
kontrpuan ile de kendini gösterir.
Bahsettiğimiz ritim, melodi ve armoninin yanı sıra; müziğin içinde
kullanılmak üzere melodi partisine yazılan "sözler" (şarkı sözleri) ve
o müzikle bütünleşmiş bir "dans" da müziğin öğeleri arasında
gösterilebilir. Fakat yukarıda saydığımız öğelere ana öğe (armoniye de
bazı kesimler adına ara, bazı kesimler adına ana öğe) diyor isek; söz
ve dans'ı da müziğin yabancı öğeleri olarak müzikle bir bütün halinde
ele alabiliriz.
:36_9_3:
olabilmesi için gereken en temel iki öğe ritim ve melodi olduğu için
bunları ana öğe kabul ederiz. Çoğu kimseler için armoni de ana
öğelerden biri kabul edilir.
Ritimsiz müzik olamaz. Ritim müzik için gereken en önemli öğedir. Ses
denildiğinde anlaşılacak tek şey notalar değildir. Titreşebilen her
maddenin yaydığı dalgalar birer sestir. Dolayısıyla onları müzik
şekline sokmayı sağlayan tek öğe ritimdir. Yani kamyon motorunun
çıkardığı sesi, bir kuş cıvıltısını vb sesleri belli bir ritme
oturtarak bunu da müzik yapabilirsiniz. Fakat doğada var oldukları
şekli ile dinlerseniz buna kakafoni (yani bir çeşit gürültü) denir.
Bazılarınız itiraz edebilir. Uzun havaların ritmi yoktur bazı caz
parçalarında ritim yoktur diyebilir.. Bunlar ritimsiz şeyler değil,
serbest ölçü dediğimiz ritmi melodisinde var olan müziklerdir.
Ritimden anlaşılacak olan tek şey müziğe eşlik eden bir vurmalı çalgı
olmamalıdır. Ritim melodiniz için kullandığınız notaların süreleridir.
(sekizlik nota, on altılık nota gibi)
Armoni için ara öğe diyebiliriz çünkü armoni müziğin olmazsa olmazı
değildir. Armoni barındırmayan müzikler mevcuttur. Örneğin bir çok
kabilenin geleneksel müziği, Türk Halk Müziği ve Türk Sanat Müziği de
dahil çok sesli değildir. Bu duruma yani tek sesliliğe "monofoni"
denir. Armoni denilen öğe de kendi içinde ikiye ayrılır. Bunlar
"homofoni" ve "polifoni"dir.
Homofoni; bir kompozisyon stilidir. Bir melodili ve tüm vokaller ve
eşlik çalgıları aynı ritmik hareketle beraber ilerler. Polifonik
yapının zıttıdır. Bazen her vokal belki bağımsız olarak hareket
edebilir. Polifoni de bir kompozisyon stilidir fakat homofoniden farkı
birbirinden bağımsız birden fazla melodinin aynı anda ve birbirinden
bağımsız ritmik hareketlerle oluşturduğu çok seslilik olmasıdır.
Günümüzde çok sesli olmayan müzikler de çok sesli hale getirilmeye
başlanmıştır. Örneğin Türk Sanat Müziği de öyle ya da Türk Halk
Müziği.. fakat bu armonizasyon, bildiğimiz polifoniden farklıdır. Bir
ana melodi üzerine eşlik maiyetinde çok seslilik yaptığınızda buna
homofonik çok seslilik denir. Çok sesli müzik olmasına karşın takip
edilebilen bir melodi vardır. Fakat Polifonik armonide aynı anda
çalınan birden fazla melodinin meydana getirdiği çok seslilik vardır.
Bir nevi J. S. Bach dönemi üsluplardandır. Koral armoni sonrası ve
kontrpuan ile de kendini gösterir.
Bahsettiğimiz ritim, melodi ve armoninin yanı sıra; müziğin içinde
kullanılmak üzere melodi partisine yazılan "sözler" (şarkı sözleri) ve
o müzikle bütünleşmiş bir "dans" da müziğin öğeleri arasında
gösterilebilir. Fakat yukarıda saydığımız öğelere ana öğe (armoniye de
bazı kesimler adına ara, bazı kesimler adına ana öğe) diyor isek; söz
ve dans'ı da müziğin yabancı öğeleri olarak müzikle bir bütün halinde
ele alabiliriz.
:36_9_3: